Gazetede Çalışan Kişiye Ne Denir? Toplumsal Yapıların ve Bireylerin Etkileşimi Üzerine Bir Sosyolojik Analiz Toplumsal yapılar, bireylerin kimliklerini ve rollerini şekillendirirken, toplumu bir arada tutan dengeyi de kurar. Bir sosyolog olarak, bu yapıların, kültürlerin ve pratiklerin nasıl şekillendiğini anlamaya çalışırken, bazen bir kelime ya da unvanın bile derin toplumsal anlamlar taşıyabileceğini fark ediyorum. Örneğin, gazetelerde çalışan bir kişiye “gazeteci” denir, ancak bu unvanın, toplumsal normlar, cinsiyet rolleri ve kültürel pratikler ile nasıl ilişkilendirildiğini düşündüğümüzde daha fazlasını görürüz. Gazeteci olmak sadece bir meslek olmanın ötesinde, bir toplumsal rolü ve kültürel bir yeri işaret eder. Peki, bu meslek bireylerin toplumsal yapı içinde…
Yorum BırakKıvılcım Dolu Hikayeler Yazılar
Bir İnsana Haddinden Fazla Değer Verirsen Ne Olur? Bazen, birine verdiğin değerin sınırlarını aşarsın. Her şeyin önüne koyduğun, her an düşündüğün, hayatının merkezine yerleştirdiğin o kişi… Yavaşça, bir şeylerin değişmeye başladığını fark etmeden, tüm dünyanızı ona kurarsınız. Bu hikaye, ona haddinden fazla değer verdiğinizde, gerçekten ne olabileceğini anlatıyor. Ali ve Elif’in Hikâyesi Ali, her şeyin yolunda olduğu bir dönemde, Elif’e aşık oldu. Aşk, Ali’nin dünyasında her şeyi yerinden oynatan bir kuvvet gibiydi. Ancak, Ali için bu aşk sadece bir duygu değil, aynı zamanda bir misyondu. Elif’in mutluluğu, onun için bir yaşam amacı haline gelmişti. Her gün Elif’in gözlerindeki parıltıyı görmek,…
Yorum BırakÇiçeği Hangi Ayda Çoğaltılır? Akademik Bir Deneme Böylesi basit bir soru – “Çiçeği hangi ayda çoğaltılır?” – üzerine bir akademik tartışma başlatmanın, doğrudan doğruya sadece botanik bilimiyle değil, toplumsal cinsiyet, kültürel pratikler ve epistemolojik yapılarla da ilgisi vardır. Çiçeklerin çoğaltılması, aslında tarımsal pratiklerin ve bu pratiklere dair teorik yaklaşımların bir yansımasıdır. Bu yazı, çiçeklerin çoğaltılma zamanına dair geleneksel bilgilerin ve bilimsel yaklaşımların derinlemesine eleştirilmesi, bu süreçlerin toplumsal anlamları ve gelecekteki kuramsal etkileri üzerine düşünmeyi amaçlamaktadır. Tarihsel Arka Plan: Çoğaltma Süreçlerinin Evrimi Çiçeklerin çoğaltılma zamanı, tarihsel olarak tarımsal devrimlerle şekillenmiş bir geleneksel bilgi birikimidir. İlk yerleşik hayata geçişle birlikte, bitkilerin çoğaltılması…
Yorum BırakKara Harp Okulu’ndan Mezun Olunca Ne Olur? Kara Harp Okulu’nu bitiren birini gördüğünüzde, “Vay be, ne kadar havalı!” demek zor oluyordur. Hani o “stratejik düşünür, lider, karizmatik” imajını görüyorsunuz ya, işte o sadece dışarıdan bakıldığında. Gerçekte, mezun olduktan sonra sizi bekleyen dünyaya bir bakalım… Hadi, biraz da esprili bir açıdan yaklaşalım! Öncelikle, erkeklerin bu okulu bitirdiğinde gösterdiği reaksiyonları bir düşünün. Herkesin bildiği “Çözüm odaklı” bakış açısıyla, mezun olduktan sonra kafalarında şöyle bir senaryo canlanıyor: “Tamam, şimdi stratejileri akıl süzgecimden geçirip, dünyayı kurtarırım.” Evet, bir yanda dünya barışını sağlama misyonu, öteki yanda öğle yemeğinde tavuk salatası ile 10 dakikalık bir keyif…
Yorum BırakHırz Ne Demek? Osmanlıca Bir Kavramın Dünü ve Bugünü Dil, her zaman geçmişin izlerini taşıyan bir aynadır. Bir kelimenin kökenine baktığınızda, yalnızca o dönemin dilbilimsel özelliklerini değil, o toplumun düşünsel yapısını, değer yargılarını ve toplumsal yapısını da keşfedersiniz. Osmanlıca’dan günümüze kalan kelimeler, tıpkı bu dönemin toplumları gibi, karmaşık bir yapı içinde anlam bulur. “Hırz” kelimesi, Türkçeye Osmanlıca’dan geçmiş bir terimdir ve bu kelime üzerine yapılan derinlemesine bir inceleme, dönemin kültürel, toplumsal ve psikolojik yapısına dair ipuçları verir. Bu yazıda, “hırz” kelimesinin anlamını hem tarihsel bağlamda hem de modern toplumda nasıl değerlendirilebileceğini inceleyeceğiz. Ayrıca, kelimenin kelime anlamının ötesinde, toplum ve birey…
Yorum BırakHadimül Haremeyn: Geleceğe Dair Vizyoner Bir Bakış Bugün, Hadimül Haremeyn unvanı, Suudi Arabistan’ın liderliğini sembolize eden ve her bir Müslümanın kalbinde ayrı bir yer tutan çok özel bir ifadedir. Ancak bu unvanın gelecekteki anlamı ne olacak? Haremeyni Şerîfeyn’e hizmet etme sorumluluğu ve şerefi, zamanla nasıl evrilecek? Gelişen dünya dinamikleri ve değişen toplumsal yapılar, bu kutsal görev ve unvanın anlamını nasıl dönüştürecek? Bu yazıda, Hadimül Haremeyn’in gelecekteki etkilerini, farklı bakış açılarıyla ele alacağız ve hep birlikte bu önemli sorular üzerinde düşünmeye davet ediyorum. Hadimül Haremeyn: Kutsal Bir Sorumluluğun Evrimi Hadimül Haremeyn, kelime anlamı olarak “Haremeyn’in Hizmetkarı” demektir. Mekke ve Medine’ye hizmet…
Yorum BırakBebeğinizin sağlığı her şeyden önce gelir, bu konuda hepimiz hemfikiriz. Ancak, bebeğinizi nasıl besleyeceğiniz konusunda farklı görüşler ve yaklaşımlar olduğunu biliyoruz. Anne sütü, bebekler için en ideal besin kaynağı olarak kabul edilse de, bazen annelerin emzirmeye yetersiz gelmesi ya da farklı sebeplerle emziremiyor olmaları durumu ortaya çıkabiliyor. Peki, böyle bir durumda bebek mama ile beslenmeli mi? Anne sütünün yerini tutar mı? İşte tam da bu soruları yanıtlamak için farklı bakış açılarını derinlemesine inceleyeceğiz. Erkekler genellikle pratik ve çözüm odaklıdır, bu yüzden konuya daha çok bilimsel ve veri odaklı bir şekilde yaklaşma eğilimindedirler. Anne sütünün bebek gelişimi üzerindeki olumlu etkileri birçok…
Yorum BırakHayal etmek… Herkesin kafasında farklı bir şekle bürünmüş bir kavram. Bazen bir yerin, bir anın, ya da bir olayın canlandığı bir görsel şölendir, bazen de sadece bir duygunun uyanışı. Kimisi hayali bir hedef olarak görürken, kimisi sadece bir kaçış yolu olarak düşünür. Peki, hayal kurma diline ne kadar yabancıyız? Farklı bakış açıları, bu konuda ne gibi çıkarımlar yapabilir? Erkeklerin objektif ve veri odaklı bakış açıları ile kadınların toplumsal ve duygusal bakış açıları arasındaki farklar, hayal kavramını ne kadar farklı algılamamıza yol açar? Hadi gelin, hayalin hangi dilde olduğunu birlikte keşfedelim. Hayal kurma, erkekler için genellikle bir hedef belirleme ve strateji…
Yorum BırakFenomenolojik görüş beni hem cezbetti hem rahatsız etti — çünkü insanın yaşantısını merkeze alması derin bir insanlık anlayışı getirirken, aynı zamanda gözlemlenenin ötesinde neyi kaçırdığımızı da sorgulatır. Bugün amacım bu yaklaşımı net örneklerle açmak, güçlü yanlarını yermek ve özellikle toplumsal etkilerini, sınırlarını tartışmak. Hazırsanız başlıyorum. Fenomenolojik Görüş Nedir? Fenomenoloji, genel olarak, deneyimi olduğu gibi betimlemeye çalışır: bilincin dünyasını, algıyı, duyguyu ve yaşantıları dışarıdan açıklamaya çalışmadan içerden anlamaya yönelir. Husserl’in niyeti (intentionality) ve “epoche” kavramı, deneyimi önyargılardan arındırıp özüne inmeye çalışır; Heidegger yaşamın dünyada olma halini (Dasein) vurgular; Merleau-Ponty ise bedenin algıdaki merkezi rolünü öne çıkarır. Temel soru basittir: Bir olgu…
Yorum Bırak