Alkol Vücuttan Kaç Saatte Atılır? Bir Gencin Hikayesi
Bir Yılbaşı Gecesi, Kayseri’nin Soğuk Sokaklarında
Kayseri’nin soğuk, karlı sokakları arasında yürürken adımlarımın yankıları, içimdeki karmaşayı daha da büyütüyordu. 25 yaşımdaydım ve hayatta henüz çok şey öğrenmem gerektiğini hissediyordum. Ancak o gece, sanki bir şeyler farklıydı. Yılbaşı gecesi, kalabalık bir arkadaş grubuyla bir araya gelmiştik. Saatler ilerledikçe, aramızdaki bağlar güçlendi ama bir yandan da tüm bu eğlencenin içinde kaybolduğumu hissettim.
Alkol, ne kadar da kolay bir şekilde bu kadar güçlü etkiler bırakabiliyordu. Şişe şişe içkiyi yudumlarken, içimde bir boşluk oluştu. Kimsenin fark etmediği, ya da fark etmek istemediği o boşluk. Bir anlığına hayatın ne kadar boş olduğunu düşündüm. Ne olursa olsun, alkolün vücuduma olan etkisi her geçen dakika arttı ve ben, adımlarımı atarken bile bir yavaşlama hissettim.
Hayal Kırıklığının Ardında
O gece eve dönerken bir yanda vücudumun alkolle savaşı, bir yanda da kafamın içinde dönen düşünceler vardı. Kayseri’nin soğuğu bile alkolün etkisini geçirmeye yetmiyordu. Bir yandan sabah işe gitme düşüncesi, diğer yandan geceyi nasıl geçireceğim konusunda kafamda dönüp duran sorular.
“Alkol vücuttan ne kadar sürede atılır?” diye sormadım ama belki de cevabı arıyordum. Çünkü vücudumun bu ağır halini kaldırmak, her geçen dakikada daha zor hale geliyordu. Düşüncelerim bulanık, kafamda dönen cümleler anlamını kaybetmişti. O an, alkolün sadece fizyolojik değil, psikolojik bir etkisi olduğunu fark ettim. Birkaç saat önce duyduğum neşenin gerisinde hayal kırıklıkları vardı. Ve her geçen dakika bu duygular, bedenimdeki alkole karışarak daha da derinleşiyordu.
Vücudumdaki Değişim
Sabahın ilk ışıklarıyla uyandığımda, gözlerim ağrıyordu. Göz kapaklarımın her birini açarken, alnımın kenarlarında hala alkolün etkisinin izlerini hissediyordum. O gece içtiğim biranın, şarapların ve rakıların birbiriyle harmanlandığı saatler, vücudumda ağır bir iz bırakmıştı. İşte o an, alkolün vücuttan atılma sürecinin başlamış olduğunu fark ettim. Bedenim, doğal bir şekilde bu yabancı maddeyi atmaya çalışıyordu.
Süreç, saatler sürecekti. Alkolün vücuttan atılması, ortalama 1 saatte bir alkol metabolize oluyordu. Yani vücudumda kalan her bir şişe, her bir yudum, saatler içinde yavaşça yok olacaktı. Ama sabah o kadar kötü hissediyordum ki, ne kadar süreceğini düşündükçe içim sıkılıyordu. Belki de bu, hayal kırıklığının bir başka yansımasıydı. Alkolün vücuttan atılma süresi ne kadar uzun olursa, ben o kadar rahatlayacaktım.
Bir Yudum Suyu İçerken
Kendime bir bardak su doldurduğumda, suyun vücudumda bir canlanma yarattığını hissettim. Suyun, alkolün etkisini daha hızlı atmamda yardımcı olacağını biliyordum. Gün boyunca, her yudumda biraz daha hafifliyorum. Bunu hissedebiliyordum. Bedenim alkolle mücadele ederken, bir yandan da zihnim rahatlamaya başlamıştı. Geceyi hatırlıyordum, ama bir nebze olsun uzaklaşmıştı.
Alkolün etkisi saatler içinde geçse de, fiziksel olarak kendimi toparlamam zaman alacaktı. Her geçen dakika, vücudum daha az ağır hissediyor, zihnimdeki buğulu düşünceler daha netleşiyordu. Ama içimde bir boşluk vardı, bir eksiklik. Yavaşça atılmaya başlayan alkolle birlikte bu boşluk da zamanla kaybolacaktı. Ama bir yudum suyun, o anda bana verdiği huzur bambaşkaydı.
Sabahı Beklerken, Geleceğe Umutla Bakmak
Bir gün, alkol vücudumdan tamamen atıldığında, kaybolan o hislerin yerine umut dolu bir düşünce yerleşmişti. O geceyi hatırlarken, alkolün vücudumda bıraktığı etkileri bir kenara bırakıp, hayatın getirdiği diğer zorluklarla başa çıkmak için daha güçlü hissediyordum. Alkolün etkisi fiziksel olarak geçerken, ben ruhsal olarak daha rahatlamıştım. Artık bir şeyler çok daha netti.
Kayseri’nin sokaklarında yürürken, adımlarım daha sağlamdı. Artık alkolün vücudumdan atılması bir simge olmuştu. Her şeyin zamanla düzeleceğini, her zor dönemin bir sonu olduğunu hatırlatıyordu. Ve ben, artık o boşlukları doldurabilecek kadar güçlü hissediyordum.
—
Alkol, vücuttan her geçen saatte daha da azalır. Ama duygular? Onlar bazen çok daha uzun sürebilir.